Kitap Tanıtımı: The Humanities in the Digital: Beyond Critical Digital Humanities, Lorella Viola, 2023

Kitap Tanıtımı: The Humanities in the Digital: Beyond Critical Digital Humanities, Lorella Viola, 2023

Blog Yazısı: Emirhan Kabataş, Marmara Üniversitesi, Tarih Bölümü, DBB-M Stajyeri 

 

OJK93M1.png (2.60 MB)

 AÇIK ERİŞİM:  Viola, L. (2023). The Humanities in the Digital: Beyond Critical Digital Humanities. Palgrave Macmillan.

 

Dijital Beşeri Bilimlerin dünya çapındaki yaygınlığının ve etkisinin artması, onunla ilgili metodolojik tartışmaların da artmasını sağlıyor. Bu kapsamda çalışan ve düşünen bilim insanları, hem alana nasıl yaklaşılması gerektiği hem de dijital beşeri bilimlerin ne olduğu ve nasıl teorik çerçevede ele alınabileceği üzerine yoğun olarak tartışıyor. Öte yandan alanın odak noktası olan “dijital” teknolojilerin sürekli gelişen yapısı, bu çerçevedeki tartışmaların hızla artmasını ve devamlı güncellenmesini gerekli kılıyor. İşte bu kapsamdaki en güncel tartışmalardan biri, Lorella Viola’nın Mayıs 2023’te yayınlanan The Humanities in the Digital adlı kitabı. Güncel dijital beşeri bilimler tartışmalarının seyrini takip edebilmenin, yapılacak çalışmaları ve alana olan bakış açımızın şekillenişini etkileyecek olması bakımından bu yazıda Viola’nın kitabını tanıtacağız.

Lorella Viola’nın güncel bir tartışma ve eleştiri örneği sayılabilecek kitabı 6 bölümden oluşuyor. Metin boyunca dijitalde beşeri bilimler ve dijital olmanın önemi gibi tartışma başlıkları göze çarpıyor. Viola’nın deyimiyle kitap, öncelikle bilginin disiplinlere ve disiplinlerin de bilimler ayrılması ve aynı zamanda dijital teknolojilerin toplum ve kültür üzerindeki her yerde bulunan etkisiyle ilgili olarak bunun güncel geçerliliğini ve yeterliliğini tartışıyor. Viola, temel olarak bilginin bölümlere ayrılmasına karşı çıkıyor ve disiplinlere ayrılmanın da yararsız ve sınırlayıcı oluşuna vurgu yapıyor.

Yazar, metin boyunca dijital ve beşeri bilimler arasındaki ilişkiyi, bilgi mahiyeti ve dijital teknolojilerin toplum ve kültür üzerindeki etkisi bağlamında tartışıyor. Los Angeles Review of Books tarafından gerçekleştirilen bir dizi röportaja atıfta bulunarak başlayan kitapta Viola, bu röportajların bilgi yaratımında geleneksel ayrım ve ikilik kavramlarına bağlı kalındığını belirtiyor. Genel olarak yazar, dijital beşeri bilimler tartışmalarındaki dil kullanımının, bu alanın farklı yönleri arasında net bir ayrım olduğunu gösterdiği iddialarını eleştiriyor. Viola’ya göre bu dil, bilgiyi disipliner sınırlar içinde bölümlere ayrılmış olarak kavramsallaştıran bir zihinsel modeli yansıtmakta. Güncel statüyü baz alarak, bu yaklaşım dijital ve dijital olmayan bilgi üretimi gibi ikili ayrımların eskidiğini göstermektedir. Bu bağlamda metin, toplumun dijital dönüşümünün mevcut bilgi üretim modelini yeniden düşünme ihtiyacını vurguluyor. Yazar, sanayi toplumlarının bilgi paradigmasına dayanan mevcut modelin teknolojik değişiklikleri ele almada da yetersiz olduğunu savunuyor. Ayrıca dijital ve dijital olmayan bilgi yaratımı arasındaki ayrımın yapay ve ilerlemeyi engelleyici olduğu belirtiliyor. Kitap boyunca, dijitalin organik doğasının ve öngörülemeyen sonuçlarının daha ayrıntılı bir şekilde anlaşılmasını gerektiğine de tartışılan konulardan biri.

 

"Geleneksel bilgi yaratma modelinin, disiplinler arası yaklaşımların, hiyerarşik bölünmelerin ve rekabetin dijital çağın zorluklarıyla başa çıkmak için yetersiz olduğu önemli bir yaklaşım olarak eserde yer alıyor.

 

Metin, disipliner ayrımların yalnızca sınırlayıcı değil, aynı zamanda mevcut gerçeklikle de uyumsuz olduğunu öne sürmekte. Yazar, teknolojinin gerçekliği dönüştürdüğü çeşitli yolları inceleyerek bu noktayı desteklemektedir. Büyük verinin yaygın kullanımı, algoritmalar, otomasyon ve dijitalleşme gibi faktörler, disiplinler arası kesişimleri ve karmaşıklığı ortaya çıkarmıştır.

Tüm bu sorunlara çözüm olarak Viola, post-otantik çerçeve adını verdiği yeni bir teorik ve metodolojik yaklaşım önermiştir. Bu çerçeve, dijital nesneler ve dijital alanda bilgi üretimi için yeni kavramlar ve terminolojiler getirerek pozitivist ve determinist görüşlere meydan okuyan bir öneri olarak sayılabilir.

Kitap, çeşitli uygulamalı bağlamlarda kişisel kullanım örneklerini inceleyerek dijital miras uygulamaları, dijital dil adaletsizliği, eleştirel dijital okuryazarlık ve eleştirel dijital görselleştirme gibi konuları da ele almaktadır. Viola, bu örnekler üzerinden post-otantik çerçevenin sağladığı mimari bağlamında şeffaflık, çoğaltılabilirlik, açık erişim, sürdürülebilirlik, veri manipülasyonu ve hesap verebilirlik gibi güncel konu başlıklarını tartışmaktadır.

Yazar, dijitalin pozitivist yaklaşımlarının dijital yöntemleri eleştirel yaklaşımlardan üstün tuttuğunu savunuyor. İnsan bilinci ve geleneksel bilgi kaynakları ise önyargıların ve eşitsizliğin taşıyıcıları olarak marjinalleştiriliyor. Bu noktada dijital ve dijitalde beşeri bilimler tartışmasını ön plana çıkartabiliriz. Çünkü varılmak istenen nokta, pozitivist dijitalci yaklaşım karşısında bilgiyi üreten ve bir noktada işleyen beşeri bilinci daha dengeli bir pozisyonda konumlandırmak. Bu bağlamda önerilen post-otantik çerçeve, disiplin sınırlarını aşan ve dijitalde olmanın derin etkilerini kabul eden yeniden yapılandırılmış bir bilgi yaratma modelini savunuyor. Bu bilgi yaratma modelinde beşeri bilinci ve dijital süreçleri dengeye oturtmak da önemli bir iddia.

 

"Kitapta dijital süreçlerin eğitim üzerindeki rolü ve etkisi üzerine de bir tartışma bulunmakta. Viola, yükseköğretimin dijitali sadece araçsal veya bağlamsal olarak görmemesi gerektiğini, dijitalin içine dalmış bir dünyayla yüzleşmesi gerektiğini belirtiyor.

 

Post-otantik çerçeve, dijital çağın karmaşık zorluklarına etkili bir şekilde yanıt verebilecek bir bilgi yaratma modelini savunuyor. Ayrıca metin, disipliner bölünmeler yerine simbiyoz ve mutualizm kavramlarını alternatif bilgi üretimi modelleri olarak sunuyor.

Sonuç olarak, kitap, bilginin nasıl yaratıldığına ve yeni nesil öğrencilerin nasıl eğitilmesi gerektiğine dair temel soruları ele almayı hedefleyen önemli tartışmaları içermesi açısından önemli bir bakış açısı sunuyor. Yazar, kitapla birlikte dijital alanda bilgi yaratmanın ayrıştırmaya ve rekabete dayalı katı modellere meydan okuyan bir alternatif yaklaşım ortaya koyuyor.


Bu sayfa Dijital Beşeri Bilimler Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından en son 08.06.2023 10:13:54 tarihinde güncellenmiştir.

HIZLI ERİŞİM